SEVİNÇ ERBULAK

posted under by ocean
20.10.1975 İstanbul doğumlu.İstanbul ünversitesi klasik bale bölümü'nün ardından,Müzdat gezen Saant Merkezi Tiyatro Bölümünü bitirdi.1992-1993 sezonundan bu yana Şehir Tiyatroları'nda oyuncu olarak görev yapmakta.. Şehir Tiyatroları dışında çeşitli TV dizileri ve özel tiyatro deneyimleri de oldu. Levent Kırca Oya Başar Tiyatrosu'nda "Sefiller" müzikali ve Hadi Çaman Yeditepe Oyuncuları'nda "Kelebekler Özgürdür" oyununda rol aldı. Red Kit isimli çocuk oyununa kareografi yaptı. 21. İstanbul Kitap Fuarı'nda ilk öykü kitabı "Gözünü Kırpma, Düşerim" ile yer aldı. "Derya Gülü" oyunundaki Meryem rolüyle Avni Dilligil en iyi kadın oyuncu ve "Kelebek Özgürdür" deki Jale rolüyle de Vasfi Rıza Zobu Gençlik ödüllerinin sahibi oldu.

Süper Baba dizisindeki rolüyle dikkatleri çeken ikinci kuşak Erbulak, kendisini sahne sanatlarının dışında düşünemediğini belirtirken, "soyadıyla ünlendi" söylentilerine gülüp geçiyor
10 yıl önce kaybettiğimiz tiyatrocu ve karikatürist Altan Erbulak ile Füsun Erbulak'ın kızı Sevinç Erbulak, şöhret basamaklarını yavaş yavaş çıkıyor Sevilen dizi "Süper Baba"da Fiko'nun inatçı, bildiğinden şaşmayan müzik delisi kızı "Zeynep"i büyük bir başarıyla canlandıran Erbulak, tiyatroyla küçük yaşta tanıştığını söylüyor. 11 yaşında babası Altan Erbulak'la aynı sahneyi paylaşan Sevinç Erbulak, "Kendini hiçbir zaman sahne sanatlarının dışında düşünmedim" diyor.
Erbulak, tiyatro yaşamında Hadi Çaman'ın "Kırmızı Başlıklı Kız"da canlandırdığı rolle yepyeni bir sayfanın açıldığını, bu roldeki başarısının kendisini Şehir Tiyatrolarına taşıdığını vurguluyor. Halen Şehir Tiyatroları'nın "Soytarılar Okulu" oyununda rol alan Erbulak, bale eğitiminden sonra tiyatro eğitimini de bu yıl başarıyla bitirmeyi planlıyor.
Erbulak, tanınmasını sağlayan "Süper Baba" dizisinin kadrosuna, oyunculardan birinin ayrılmasıyla katıldığını, "Soyadı sayesinde meşhur oldu" diyenlere, "Ben kendimi biliyorum. Bu söylentilere de aldırmıyorum" diyerek yanıt veriyor.
Okul, dizi çekimleri, oyun provalarıyla oldukça yoğun bir iş temposu içinde olan Erbulak, vakit buldukça, sinema ve tiyatro üzerine kitap okuyor, tiyatro ve sinemaya gidiyor. Hayvanları çok sevdiğini söyleyen Erbulak'ın vazgeçemediği tek şey kedileri. Evinde tam altı kedi besleyen genç oyuncu, "Onlarsız bir yaşam düşünemiyorum" diyor.

---“Çalışmadığınız zamanlarda yapmaktan keyif aldığınız şeyler nelerdir?
Oyun seyrediyorum, oynanan bütün oyunları çok merak ediyorum. Dostlarımla vakit geçiririm. İsimin dışındaki hayatım benim için çok önemlidir, ertelediğim her şeyi biraraya getirmeye çalışırım. Ender de olsa spora gidiyorum.
Bugüne kadar oyunculukta yaşadığınız ve unutamadığınız bir anınızı bizlerle paylaşır mısınız?
O kadar çok ki... Aşk-ı Memnu’da partnerim Ayhan Kavas, dakikalarca elindeki cipsi çıtırdatan bir seyirciye sonunda dönüp, "Şunu çıtırdatmayı keser misiniz?" demiş ve hemen ardından, "Pardon Sevinçciğim nerede kalmıştık?" diye sormuştu. Hem çok gülmüş hem de çok şaşırmıştım haliyle… Ne zaman seyircilerden biri uzun sureli çıtırdasa hep Ayhan’ı hatırlarım ben.
Yazarlık çalışmalarınız nasıl gidiyor? Ufukta yeni kitap var mı?
Tiyatro sezonu bu sene benim için çok yoğun. Aslında bu soruya, "Evet bir şeyler yazıyorum, bakalım satırlar nereye gidecek" diyebilmeyi çok isterdim ama şu sıralar ancak iyi bir okur olduğumu söyleyebilirim. Ama ileride bir çocuk kitabı yazmak istiyorum. Hayalim "büyümesini durdurabilmiş çocuklara bir masal kitabı" armağan etmek.…
En sevdiğiniz yazarlar…?
En sevdiğim yazarlar Murathan Mungan, Herman Hesse, Paul Auster, Özen Yula, Elif Şafak, Oscar Wilde, Oscar Wilde ve Oscar Wilde…
Yoğun çalışma temposunda strese karşı neler yapıyorsunuz?
Müzik dinliyorum. Her zaman, her koşulda, sabah uyandığımda bile kendime sevdiğim şarkıları armağan ediyorum. Spor yaptığımda dinlenmiş hissediyorum. Kedilerimle ilgilenmek de beni dinlendiriyor, stres atmama yardımcı oluyor…
Vakit geçirmekten hoşlandığınız özel mekanlar var mı? Dışarı çıktığınızda nerelere gidersiniz?
Dışarıya çıktığımda genellikle sevdiğim mekanlarda yemek yemeye giderim. Bu mekanların sayısı 3’ü geçmiyordur herhalde. Çok nadir olarak gece çıkıyorum, iki ayda bir desem yalan olmaz. Geceleri dışarıya çıkıyorsam mutlaka bir kutlamaya gidiyorumdur. Mesela en son kendi yaş günümü kutlamak için dışarıdaydım."---

6 yorum

Make A Comment
top