GÜLEN VE AĞLAYAN YÜZLERE TİRATLAR(9)

posted under , by ocean
KİM DEMİŞ KİME DEMİŞ NİÇİN DEMİŞ?(2) CEVAP: Cimri (L'Avare), ünlü Fransız komedi yazarı Molière tarafından yazılmış 5 perdelik bir oyundur. İlk kez 1668 yılında Palais Royal'da oynan Cimri, çok cimri biri olan Harpagon ve onun ailesi etrafında döner. Oyun bir taraftan izleyiciyi güldürürken bir taraftan da 17. yüzyıldaki Parisli bir burjuva ailesinin ve döneminin ahlâk anlayışını gözler önüne serer.
Molière'in daha önceki oyunundan (
Tartuffe) biraz daha az realistik olduğu için birçok eleştiri almış olsa da Cimri hâlâ, Molière'in büyük ve ünlü eserlerinden biri olarak görülür.

TİRADIN TAMAMI
CİMRİ
Moliere

Türkçesi : Sabahattin EYÜBOĞLU

VALERI _ Bütün bu söylediklerin içinde değer verebileceğin bir şey varsa o da sevgimdir, yalnız sevgim.Öteki kaygılarına gelince, baban elinden geleni yapıyor sana hak vermem için. Bir yandan aşırı cimriliği, bir yandan çocuklarına karşı sertliği, daha da olmayacak şeyler düşündürebilir insana. Babandan böyle konuştuğum için beni affet, Elise. Bu taraflarını kimsenin övemeyeceğini sen de bilirsin. Ama umutlarım boşa çıkmaz da anamı babamı bulacak olursam, onun gönlünü yapmak hiç de zor olmayacak bizim için. Her gün haber bekliyorum onlardan, gecikirse kendim gideceğim onları bulmaya.

Baban için neler yaptığımı görüyorsun. Hizmetine girebilmek için az mı şeytanca yarandım ona? Takınmadığım surat, dökmediğim dil mi kaldı hoşuna gitmek için? Maymuna dönüyorum her gün, sevdireceğim diye kendimi. Ama bir hayli ilerledim bu yolda. Bakıyorum da, insanları kazanmak için en iyi çare onların sevdiklerini sever görünmek, doğru dediklerine doğru demek, kusurlarını övmek, her yaptıklarını alkışlamak. Yaranacak mısın, aşırı girmekten hiç korkma. Yalan söylediğin istediği kadar belli olsun, suratından aksın, en zeki insanlar bile kanı veriyorlar dalkavukluğa. Pohpohu bastınız mı, en gülünç, en yüzsüzce söylenmiş sözleri bile yutuyorlar.

Bu benim yaptığım işte insan dürüstlüğünü yitiriyor biraz; ama insanlara muhtaç oldunuz mu, uymak zorundasınız onlara. Onları başka yoldan kazanmıyorsa insan, kabahat pohpohlayanda değil pohpoh isteyende.

Erkek kardeşin oldukça farklı. İkisini birden kazanmaya imkan yok zaten. Baba ile oğlun kafaları o kadar ayrı ki, ya birinin adamı olacaksın, ya da ötekinin. Ama sen bir yandan kardeşinin üstüne düş; aranızdaki dostluğu artır ki bizden yana olsun gerektiğinde. İşte, geliyor. Ben kaçıyorum. Bu fırsatı kaçırma, konuş onunla. Ama bak ne kadar açılmak yerinde olursa o kadar açıl, fazla değil.

2 yorum

Make A Comment
top